27 Temmuz 2010 Salı

Taşralı kız güle güle...


doğudan batıya ne umutlarla gelen bır genc kız tanıdım.ailesinin bütün erkekleri okumuş ama kadınları hiçe sayılmış! kişiliği paramparca edilmiş ,ne olduğunu bilmeyen, paydası eksik sevgi yoksunluğunda kaybolmuş taşralı kız...ailesi bir gün onu evlendirmek istemiş ve o istanbul a kaçmıştı.vücut dilinden başka bir dil bilmeyen bir kadındı o...
bazı ınsanlar sanırım hayata hep bır sıfır yenık baslıyor ne yaparsan yap o yenılgı her defasında fazlasıyla yüzüne tekrar tekrar tokat gıbı çarpıyor.

bir temmuz gecesi altıncı kattan insanlara gülümseyerek aşağıya bıraktı o kendini ...o gülerken sesinin tınısı hala kulaklarımda...

şimdi boğazım düğüm düğüm...
çocukluğunu bilmeden kadın oldu
kadınlığını bilmeden toprak oldu...

http://fizy.com/s/1agr7t#s/1ahsdj

4 yorum:

  1. önemli olan atlama cesaretini gösterebilmekti fakat yine de ona yaşama şansı vermeyen, o cesareti körüklemeyen dünya da suç. atlamak güzel ama bu şekilde ölmek değil. yaşamak güzel ama bu şekilde içine tükürmek değil. umutsuzluk güzel ama umut varsa değil.

    YanıtlaSil
  2. bunu kelimelerle tarif edemıyorum belkıde zorladılar ıntıhar etmesi için aklıma bır dunya sey gelıyor gelse ne olucak artık sebepler cokmu önemli o artık yok bu nasıl bır dunya ve bız nasıl insanlarız sevmiyorum hersey bu kadar kotuyken bu hayatı ıcındekıleri...

    YanıtlaSil
  3. Yoksa biz tesadüfensmi yaşıyoruz. Yazık çok üzülürüm böyle hayatı yaşıyanlara.. Keşke birşeyler yapabilsek..

    YanıtlaSil

yorumla beni bir fiilen edepsizleşmeden :)